• BIST 9530.47
  • Altın 2472.853
  • Dolar 32.4753
  • Euro 34.7522
  • İçel 20 °C

MHP bölünüyor mu?

Hüseyin ŞİNASİ

MHP’deki kavganın kazananı kim olur, başlıklı yazımızın son bölümü şu
şekildeydi.

“Görünen o dur ki; MHP açısından bu kavganın kaybedeni çok, kazananı
olmayacaktır.”

 “Elbette her karşılaşmanın, her kavganın kaybedenleri ve bir kazananı
olur. Yazı da gelse, tura da gelse, oyunun bir kazananı vardır. Onu
ben açıklamayayım, siz bulun.” demişiz.

Aradan neredeyse iki üç hafta geçti. 15 Mayıs öncesi ve sonrasında
Yargıtay’dan nasıl bir karar çıkacağına ilişkin kafa karışıklığı, 26
Mayısta muhalif kanat için umutların bir kez daha yeşermesine neden
olurken, Genel Merkez çevreleri için hayal kırıklığına döndü.

Yargıtay, yerel mahkemenin aldığı kararı oy birliği ile onaylayarak,
muhalif kanadı haklı buldu, olağanüstü kongreyi toplayabilirsiniz
dedi.

Yargıtay’ın beklenen bu kararından sonra MHP Genel Merkezi vakit
geçirmeden 10 Temmuz 2016’da olağanüstü kararı almak suretiyle ön
almaya ve hukuki durumu etkisiz kılmaya çalıştı. Ancak muhalif kanat,
artık olağanüstü kongre toplama yetki ve sorumluluğunun kendilerine
geçtiğini ileri sürerek 19 Haziran 2016 tarihinde olağanüstü kongre
toplama kararını verdi.

MHP Genel Merkezi mahkemece görevlendirilen çağrı heyetini ve 19
Hazirandaki kongreyi tanımadığını ilan etmiş bulunuyor.

Yani Yargıtay’ın aldığı karar da MHP’deki tartışmaları sonlandırmamış
aksine daha da yoğunlaştırmış bulunuyor.

Peki, ne olur?

MHP tüzüğü incelendiğinde görülür ki, partinin organları; büyük
kurultay, genel başkan, yönetim kurulu ve disiplin kurulundan
oluşuyor. Bu bakımdan 19 Haziran günü MHP üst kurul delegeleri, çağrı
heyetinin davetine uyar ve tüzük değişikliğini yapabilirse, seçimli
yeni bir kongre toplamanın önünde hiçbir engel kalmıyor.

Fakat delegeler genel merkezin çağrısına uyup 10 Temmuz kongresini
beklemeyi tercih ederlerse, muhalefet kanadı için yolun sonu gelmiş
demektir. Ya parti içinde kalmaya devam edecekler veya ayrılıp
kendilerine ayrı bir yol çizeceklerdir.

Sorumuzu bir kere daha tekrarlayalım. MHP’deki bu kavganın kazananı kim olur?

MHP’li olduklarını bildiğimiz kişilerle görüşüp, konuşuyor ve sosyal
medyadaki paylaşımlarını takip ediyoruz.

Gözlemlerimize göre Bahçeli taraftarlarının biraz daha hırçın ve
kırıcı oldukları, muhaliflerin daha ılımlı tavır sergileikleri
görülüyor.

Bir başka tespitimiz ise görüştüğümüz çoğu kişinin Meral Akşener
yanlısı olmalarıdır. Değişim isteyen ancak ne Bahçeli yanlısı ne de
Meral Akşener taraftarı olmayanlarla da karşılaştık. Bahçeli’de ısrar
edenler de var.

MHP’ye ilişkin sorumuzu eski bir MHP yöneticisine sormuş ve kazanan
AKP olur, Erdoğan olur cevabı almıştık.

Gerçekten olağanüstü kongre tarihi yaklaştıkça aday sayısının ona,
hatta onikiye çıktığı bir ortamdan üçe beşe bölünmüş MHP çıkacak gibi
görünüyor. Bütün mesele delegelerin vereceği hayati öneme haiz kararda
gizli.

Devam edelim mi, siyasi partiler iktidar olmak için yola çıkarlar.
Bir siyasi partinin iktidar olmak için birlik, beraberlik içinde
hareket etmesi, ülkenin ve halkın sorunlarını çözebileceğine ilişkin
olarak umut aşılaması, hedeflerine bıkmadan yorulmadan, heyecan ve
şevke koşması gerek. Eğer böyle görüntü verememişseniz; siyaset
dünyasında var olmanızla olmamanız arasında bir fark yoktur.

Bu yazı toplam 1434 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Anamurlunun Sesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0324 8164862